Niyetin Gücü: Öğrenmenin Görünmeyen Dinamiği

Özet
:

Son günlerde hem kendi derslerim hem de öğrencilerimle yaptığım çalışmalar sırasında niyetin gücü üzerine yeniden düşündüm.
Biz öğretmenler bazen konuları yetiştirme telaşına, öğrenciler ise sınavlara odaklanmanın stresine kapılabiliyor.
Oysa işin özünde, öğrenmeye yüklediğimiz anlam, bütün sürecin kalitesini değiştiriyor.

Bir öğrenci sadece sınavı geçmek için çalıştığında, hedefi o sınavla sınırlı kalıyor.
Ama “öğrendiğimle bir başkasına faydalı olayım, kendimi geliştireyim” diye niyet ettiğinde, aynı ders bambaşka bir değer kazanıyor.
Bu fark, notlarda değil; bakışta, yürekte hissediliyor.

Ben de Konya’daki özel ders çalışmalarımda zaman zaman bunu kendime hatırlatıyorum:
Bir öğrencinin hedefini genişletmek, aslında hepimizin niyetini büyütüyor.
Küçük bir eylemin ardına birden çok anlam koymak — mesela bir soruyu çözmeyi sadece net sayısı olarak değil, sabır ve sebat eğitimi olarak görmek — insana hem içsel huzur hem de kalıcı motivasyon kazandırıyor.

Bir ağaç sadece meyvesi için değil; doğaya, canlılara, geleceğe katkı olsun diye dikildiğinde bereketlenir.
Tıpkı ders çalışmak gibi…
Eğer niyetimizi “kendimi, ailemi, toplumu geliştireyim” seviyesine çıkarabilirsek, yaptığımız iş hem dünyaya hem kalbimize dokunur.

Niyetin genişliği, hem öğretmene hem öğrenciye derinlik kazandırır.
Dar niyet dar sonuçlar doğurur; geniş niyet, hem başarıyı hem huzuru getirir.

Ben kendi öğrencilerime hep şunu söylerim:

“Bir hedefi büyük yapan şey, içindeki niyetin büyüklüğüdür.”

Biz öğretmenler, rehberlik ederken aslında kendimizi de eğitiyoruz.
Her derste, her öğrencide biraz daha derinleşiyoruz.
Bu yüzden niyet meselesi sadece öğrenciler için değil — bizler için de bir hatırlatma.

Kendimize şu soruyu sık sık sormalıyız:

“Ben bu dersi neden veriyorum, bu çabam kime ne kazandırıyor?”

Bu sorunun cevabı berraklaştıkça, yaptığımız iş kutsallaşmasa bile kıymetleniyor.
Bilgiye, emeğe, insana ve geleceğe daha içten bir saygı oluşuyor.

Bu yazı, Muhammed Bozdağ’ın “Ruhsal Zekâ” (s.78–80) adlı eserinde yer alan “Niyet Gerekçelerinin Çokluğu” bölümünden ilham alınarak kaleme alınmıştır.
Kaynakta geçen fikirler, niyetin çok boyutlu anlamını hatırlatmış ve hem öğrencilerimle hem kendimle olan eğitim yolculuğuma ışık tutmuştur.

Said Fatih Sarı
Matematik & Fizik Öğretmeni – Eğitim Koçu
Konya’da özel ders çalışmalarını sürdüren, öğrenmeyi bir yaşam biçimi olarak gören bir öğretmen.

X